Yarım Kalan Hayalin izinde…

Yayınlama: 12.11.2023
21
A+
A-
Express Haber Genel Yayın Yönetmeni / KEndi halinde bir gazeteci

Bağlama ile ilk tanışmam 14 yaşında kuzenimin verdiği teknesi kırık bir bağlama ile oldu. Evde onu hep kurcaladım durdum. Sonra 18 yaşında Konservatuvar sınavına girdim ve Diyarbakır Dicle Üniversitesi Konservatuarını yetenek sınavını kazandım ancak ailevi nedenlerimden dolayı gidemedim.

Lise yıllarında bana bağlama hakkında bilgiler öğreten tüm arkadaşlarımın başının belası olmuştum. Daha sonra bir büyüğümün bana bağlama hediye etmesi üzerine ilk orta seviyeli profesyonel sahne bağlamamı almış oldum. İş hayatına atıldım ve bir dönem düğünler, konserler, televizyon programları birçok çalışmada bağlamam ile yer aldım.

Sadece bağlama değil düğünler ‘de asma davul çalmayı öğrendim daha sonra da biraz bateri, piyano… derken elime aldığım her enstrümandan ufak tefek bir şeyler çalmaya başladım. Ama Bağlama bir başkadır benim için.

2016 yılında yaşadığım sağlık sorunlarının şiddeti artınca ve hayatın verdiği sorumluluk da üzerine eklenince ben bağlamayı elimden bıraktım. Günler, haftalar aylarca çalmadım ve elimi sürmedim. Hatta bağlama bana küstü ve teknik sorunlar çıkardı. Sonra bir gün elime aldım yeniden ve ufak muhabbetler ettik. O bana küsmüştü. Haklıydı! Sonra biz barıştık ve benim sağlığımda çok şükür düzelmeye başladı ve bunda bağlamam bana adeta mucizevi şifayı verdi.

Bana bağlamada altın kuraları öğreten ilk hocam Evren ÖNTAŞ’ tır. Ben ondan kısa sürede çok şey öğrendim. Gerek bağlama gerek müzik hayatı kısaca müzikal açıdan adam olmayı ilk ondan öğrendim. Son ameliyatımdan sonra hocam benim rüyama girdi ve bana kurs dönemin de dersler de okuduğu ”Hal böyle böyle var pire söyle” eserini çalıp okudu ve sonra ”Niye bağlamanı elinden bıraktın? Yakıştıramadım sana hem de hiç yakıştıramadım… al sazını eline çabuk bir daha da asla bırakma…”Bu rüya dan sonra paslanmış parmaklar, kaybolan ses, duygular, müzikal ruh yeniden canlanmaya başladı. Hatta şu an çalıştığım kurum ‘da kurulan müzik kulübün de gurubumuzun bateristi ve bağlamacısının yanı sıra çalışmalar’ da Sound check işlerini de yapmaktayım.

Benim en büyük hayalim müzik öğretmeni olmaktı, ama olmadı ve ben başaramadım diye çok üzülmüştüm. Sonra Evren ÖNTAŞ hocam ile tanıştım bağlama hakkında profesyonel anlamda ilk eğitimimi ondan aldım şimdi yarım kalan hayalimin peşinden gidiyorum.

Evet konservatuar okuyamadım, müzik öğretmeni olamadım ama ‘Bağlama Eğitmeni’ olabilmek için ilk resmi adımları atarak gerekli olan belgeleri almak için yeniden eğitime başladım ve bu defa yarım kalan o hayalimi tamamlayamaya var gücümle mücadele edeceğim ve bu hayalin izinde yürüyeceğim.

 

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.